20 Aralık 2022 Salı

Uzakdoğu ve Pasifik Adaları Söylenceleri-1

 Uzakdoğu ve Pasifik Adaları söylenceleri birkaç farklı kültürü yansıtır ve geniş bir zaman dilimi içinde kayda geçirilmiştir. En eski Hint söylenceleri, ülkeyi MÖ 1500 dolaylarında istila eden Ari halkların kültürlerine aittir. Daha sonraları Hindular, aralarında yaratılış ve Râma söylencesi de bulunan bu söylencelerden kimilerini kendilerine uyarlayarak benimsemişlerdir.


Çin söylencelerinden birçoğu Han Hanedanlığı (MÖ206-MS 220) döneminde yazıya geçirilmiştir. Bunlar hâlâ varlığını sürdüren en eski Çin söylenceleridir. Çünkü MÖ 215 yılında ilk Çin imparatoru, tıp ve çiftçiliğe ilişkin olanlar dışındaki tüm kitapları yaktırmıştır.


Japonlar, Han Hanedanlığının ilk döneminde Kore Boğazı' ndan Japonya'ya geçmiştir. Söylencelerini çok sonraları, MS 8. yüzyılda yazıya geçirmişlerdir. Japon Kotan Utannai destanı, Japonların gelişinden önce orada yaşayan ve Japonya'nın asıl yerlileri olan Aynu halkına ait bir söylencenin çağdaş bir kopyasıdır.


Polinezya halkı, Asya'dan Tahiti'ye, oradan da Yeni Zelanda'ya, Hawaii'ye ve öteki Pasifik adalarına göç etmiştir. Polinezya söylencelerinin içeriği, her ada için ayrı ayrı olmak üzere, Polinezya halkından belirli bir grup ile çoğunluğu 19. yüz¬ yılın ilk çeyreğinde gelen belirli bir Hıristiyan misyonerler grubu arasındaki karşılıklı ilişki tarafından belirlenmiştir. Maori mitolojisinde bir miktar Batı etkisi vardır. Ancak birçok Hawaii söylencesi değişmiş veya misyonerlerin yerli halkın kültürüne müdahalesi yüzünden kaybolmuştur. Polinezya (Maori) söylencelerinin ilk koleksiyonu 19. yüzyılın ortalarında yayımlanmıştır.


Uzakdoğu ve Pasifik Adaları'nın yaratılış söylenceleri tamamen farklıdır. Hem Hint hem Çin yaratılış söylenceleri bir yumurtayla başlar, her ikisi de evrenin ilahi bir vücuttan yaratılışını içerir, her ikisi de insanların yaratılışını açıklar. Ancak Hintlerin "Hindu" söylencesi yeniden doğuşu, zamanın döngüsel doğasını anlatır. Bu söylence, insanlığa dört aşama önerir. Japon yaratılış söylencesi Japon Adaları'nın yaratılışını açıklar. Bu söylencenin kadınla erkek arasındaki ilişkiyi ele alışıyla ölümü betimleyişi onun özgün yanını oluşturur. Maori yaratılış söylencesi, yokluktan düşünceye, düşünceden yaratılışa giden gelişme üzerinde durur. Bu söylencede doğal dünyanın yaratılışı insan doğasını yansıtır ve Yeni Zelanda düzenbaz bir kahraman tarafından yaratılmıştır.


Dört bereket söylencesi, duygu olarak gelenekseldir. Hem Hindu öncesi Hint mitolojisi hem Çin ve Hawaii söylenceleri bir tanrının, yarı-tanrının ya da ölümlünün dünyayı büyük bir tehlikeden kurtarmaları açısından Zuni, Haida, Fon söylencelerine benzer. Japon mitolojisi aşağılanıp kızdırılan ve tekrar bereket göndermesi için yatıştırılması gereken bir bereket tanrısı içerir.


Her kahramanlık söylencesinin kendine özgü bir çekiciliği vardır. Hinduların Ramayana'sı dünyanın en büyük destanlarından biridir. O sadece mükemmel bir macera öyküsü değildir; aynı zamanda sorumluluğa, adil davranışa verdiği önemle bizi kendi değerlerimizi düşünmeye götürür. Çin söylencesi çarpıcı kişilikleri ve iyi örgüsüyle zevkli bir kahramanlık öyküsüdür. Japonların Aynu destanı, eskiliğinin yarattığı çekicilik açısından az bulunur bir örnektir. 



Donna Rosenberg'in Dünya Mitolojisi adlı kitabından alıntılanmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Siyahkaya Barajı / Silopi / Şırnak