4 Aralık 2022 Pazar

TÜRK MİTOLOJİSİ'NDE GEÇEN KİŞİLER, KAVRAMLAR VE TANRILAR - 42

 



OKAY


Sihirbazlık tanrısı. Su altında yaşayan, öte dünyayla bağlantısı bulunan büyücü tanrıdır. Yaşadığı kalenin insan kanından meydana gelen bir deniz çevrili olduğu düşünülür. Tabanı denizde, tavanı gökyüzünde olan bu kale tamamen insan kafatasından örülmüştür ve avlusu hayvan kılığındaki insanlarla doludur. Onları bu kılığa Okay Han sokmuştur. Bazen su içenleri sakallarından tutarak suya çektiği ve sonra da öldürerek kafataslarını aldığı söylenir.



OLONGO


Şiir şeklindeki kahramanlık destanı. Hemen her toplumda destanlar bulunur ve şiir biçimli  olmaları nedeniyle daha çok ilgi çeker ve daha kolay ezberlenirler. Ancak Yakut Olongoları binlerce hatta on binlerce mısradan oluşabilen uzunlukları ve kendilerine özgü anlatım yapılarıyla dikkat çeker. Olongo anlatısı müzik eşliğinde gerçekleştirilebilir. "Er Sogotoh': "Ürüng Uğolan': "Nurgun Boğotur Abahtay Bergen': "Kulun Kulustur" gibi destanlar en önemlileri arasındadır. Örneğin "Nuyurgun Boğotur" bunların içinde en ünlü ve uzun olanıdır, şiir 36.000 dizeden oluşur. Otongolar Yakut folklorunda önemli bir yere sahiptir ve buna yönelik anlatı geceleri düzenlenir. 20. yüzyılın başında bile her Yakut köyünde birkaç tane Olongo anlatıcısının bulunduğu tespit edilmiştir. Bu anlatıcılara Olongosut/Olonhosut (Olongocu) adı verilir. Yakutçada destan anlatmaksa "Olongolo" veya "Olonholo" fiiliyle karşılanır.  Olongolorda anlatılan öykülerde üç dünya yer alır: Üst, Orta ve Aşağı dünyalar. "Üst Dünya" tanrıların yurdudur, "Orta Dünya" insanların yaşadığı kısımdır. "Alt Dünya" ise yeraltıdır, kötü ruhların alemi olarak görülür. Evrenin ortasında "Aal Luuk Mas" (Kutlu Ulu Meşe) vardır ve kökleri Aşağı Dünya'ya kadar uzanır, dallarıysa Yukarı Dünya'ya kadar yükselir. Destanlardaki kahramanların maceraları sıklıkla buralarda geçer.


ONGUN


Ongun sözcüğünün Türkçede genel olarak kabul gören iki anlamı vardır:

ı. Kutsal hayvan ve onun sembolize edilmiş figürü. Kendisinin soyundan gelindiği düşünülen ve saygı duyulan, kutsal kabul edilen hayvan, nesne veya varlık. Bereket ve uğur getirdiğine inanılır. Tengricilik inancına göre içinde bir ruhu barındırdığına inanılan nesnelerdir ve genellikle hayvan veya bazen insan biçimli heykelciklerdir. Diğer eski inanç sistemlerinde de bulunan totemle eşdeğer görülebilirler. Her boyun farklı bir kutsal hayvanı ve onu simgeleyen bir ongunu vardır. Bu genellikle kendi soylarını koruduğuna inandıkları bir hayvan türüdür ve bu hayvandan türediklerine inanırlar. Bazen rüzgar bile bir ongun olabilir. Ongun hayvanlarını yemek, yaralamak ve öldürmek yasaktır. Yasaklara uymayanın başına felaketler gelir ve toplumdan dışlanır. Hatta bu hayvanların adlarını anmak dahi tabu olarak kabul edilir. Tarihi verilerden neredeyse tüm Türk boylarının bir ongunu olduğu anlaşılmaktadır. Bunlar kurt, kaplan, dağ keçisi, koç, geyik, boğa, at, kartal, şahin, doğan gibi hayvanlardır. Daha sonra arma şeklini almış ve bunlara da "ongan" adı verilmiştir.

2. Bolluk, bereket, süreklilik. Bir varlığın çoğalma yeteneği (Geçmişte totemlerle ilgili görülürdü).



Bazı Ongunlar


Kotuz/Kutuz: Yabani boğa. Yüksek yerlerde yaşayan tüylü bir sığırdır. Kuyruğundan tuğ yapılırdı.

Sıgun/Sığın: Yabani geyik. Hükümdarlık simgesi olarak görülürdü. Denizden çıktığına inanılır.

Çugutur/Çuğtur: Dağ keçisi. Karaçay-Balkar Türklerinin kültüründe çok önemli bir yere sahiptir.

Kıyat/Kıyand: Gergedan. Oğuz Kağan'ın ongunudur. Savaşarak onu yendiği destanda anlatılır.

Kuba/Kuva: Kuğu. Altayların bir kolu olan Ku'lar (Lebedler) kuğudan türediklerine inanırlar.



OPKAN


Vampir. Kan emici yaratık. Salgınların, kıranların, ruhsal hastalıkların ve ayrıca birçok belanın nedeni olarak görülür. Çuvaş halk inancında hızlı bir rüzgar gibi gelen ve insanların düşüncelerinin bozulmasına sebebiyet veren yıkıcı, kötü bir ruhtur. O kendini görünmez kılabilen, çoğu zaman köpek kılığında dolaştığına inanılan bir varlıktır. Eskiden onu yatıştırmak için üç kara koyun kurban edilmesi gerektiği düşünülürdü: İlk koyun "Baba Vupkan"a, ikincisi "Anne Vupkan"a ve son koyun da "Tanrı Vupkan"a armağan edilirdi. Sözcük, yutmak ve yemek anlamlarıyla bağlantılıdır.



ORMAN İYESi


Ormanın  koruyucu  ruhudur.  Meşe  ağacı  kılığında veya bazen de kır saçlı, aksakallı bir ihtiyar olarak görünür. Uzun boyludur ve elinde uzun bir sopa vardır. Ağaçlara her yıl yeni bir halka ekleyerek onları büyütür. Keyfi yerinde olduğunda kalın sesle şarkı söyler. Ormandaki varlıklara zarar verenlerin veya aşırı ağaç kesenlerin başına daha  onlar ormandan uzaklaşamadan bir  felaket getirir.  Tunguzlar bu varlıktan "Ura Amaka" diye bahsederler.

OTUY


Ateşin içinde oynayan kısa boylu bir cindir. Yedi karış uzunluğundaki sakalları kirpi oku gibidir. Sarı bir samura dönüşebildiği söylenir.



OYMAK İYESİ


Oymağın koruyucu ruhu. Eski Türklerde aile ve sülale gibi alt birimlerin üzerinde, toplumsal örgütlenmenin ilk aşaması oymaklardır. Dil, kültür ve akrabalık bakımından türdeşlik gösteren, yapısındaki aileler arasında din, kan, evlilik, soy bağı bulunan topluluklardır. Oymaklar bir araya gelerek boyları oluşturur. Pek çok boyun veya oymağın kurucusu olan ve kendi adını taşıyan bir atası bulunur. Bu ata genellikle o oymağın (ve zamanla boyun, hatta ulusun) koruyucusu olarak kabul görür.

1. Kazak Han: Kazakların atası olarak kabul edilir.

2. Kıpçak Han: Kıpçakların atasıdır. Bir ağacın kovuğunda doğmuştur.

3. Kırgız Han: Kırgız ulusunun kurucusudur. Yenisey Irmağı’nın kaynağında oturur.

4. Abakan Han: Hakasların ve Abakan Boyu'nun koruyucusudur.

S. Merde Han: Altay Türklerinin atası ve koruyucusu olduğuna inanılır.

6. Tileg (Dilek) Han: Teleğüt Türklerinin ilk atası olarak kabul edilir.

7. Türügeş (Türkeş, Dürkeş) Han: Türkeş Boyu'nun kurucusudur. Soyundan on boy türemiştir.

8. İlemen Han: İlemen Boyu'nun atasıdır. İl sahibi, il alan demektir.

9. Kuzar (Kozar, Hazar) Han: Hazar Boyu'nun kurucusu ve Azerilerin atasıdır.

10. Mugal (Moğol, Mungal) Han: Moğolların atası olarak bilinir. Sıkıntı verici bir bölgede yaşar.

ll. Tatar Han: Tatar boyları onun soyundan türemiştir.

12. Saklah Han: Saklap Boyu'nun atasıdır. Saklamak ve sakınmak anlamları içerir.



Bahattin Uslu’nun Türk Mitolojisi adlı kitabından alıntılanmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Siyahkaya Barajı / Silopi / Şırnak