SULTAN BÖRKYARUK (1093 · 1104)
Büyük Selçuklu İmparatorluğunun en geniş ve yükselme devrinde yaşamış olan Melikşah yirmi yıl saltanattan sonra 1092 yılında hayata gözlerini yumdu. Anadolu onun zamanında Türkleşmişti. Komşu devletlerin tarihçileri Melikşah'ın ölümü üzerine şunları yazmışlardır: «Ülke genişliği itibariyle dünyaya gelen hükümdarların en büyüğü, insanların içinde en seçilmişi, hareket itibariyle en zarifi, tam manasiyle iyi ve haluk, her bakımdan kusursuz ve günahsız, yağmacılığı ve adam öldürmeyi şiddetle men eden, son derece merhametli ve şefkatli, yüksek vicdanlı, tabasının babası, herkese ve bilhassa hıristiyanlara karşı çok hoşgörücü ve koruyucu idi.» diye bu büyük hakanı övmüşlerdir. Devlet teşkilatını kuvvetlendirdi. İlmi korudu. Büyük bir rasathane kurup bilginleri burada topladı.
Melikşah orta boylu, kızıl benizli beyaz tenli, güzel yüzlü, iri ve kuvvetli vücutlu idi. Türk ve İslam dünyasının en büyük İmparatorlarından birisi idi. Eşi Türkan Hatun ise çok güzel, cazibeli, Fakat çok kurnaz ve hilekar idi. Sarayda siyasi entrikalar çevirmişti. Melikşah'ın Börkyaruk, Mehmet Tapar, Ahmet, Sancar, Davud ve Mahmut adlı altı oğlu vardı. En büyüğü Börkyaruk'tu. Melikşah ölünce yerine bunun geçmesi lazımdı. Fakat çok muhteris olan Türkan Hatun oğlu Mahmut'u tahta çıkarmak için yapmadığını bırakmadı.
Türkan Hatun daha Melikşah'ın sağlığında kendi oğlu olan dört yaşındaki oğlu Mahmud'u (Sultan Nasırüddin Veddünya) ünvanıyla veliaht yapmıştı. Bunu duyan veziri azam Nizam-ül· Mülk'de on dört yaşında bulunan Şehzade Börkyaruk'u (Sultan Ebül Muzaffer Rüknüddin) ünvanıyla veliaht seçtirmişti. Bu sebeple Türkan Hatun Nizam-ül-Mülk'e düşman olmuş, ölümüne sebep olmuştur.
Melikşah öldüğü zaman, Türkan Hatun oğlu Mahmut ile Bağdat'ta Halifenin sarayında misafir bulunuyordu. Börkyaruk ta hükümet başkenti olan İsfihan'da idi. Türkan Hatun, Melikşah'ın ölümünü duyar duymaz Abbasi Halifesi (Elmuktefi Biemrullah) tan oğlunun Selçuk tahtına geçmesine müsaade aldı. Kocasının ölümünü halktan saklattı. Şehzade Börkyaruk'u da adamları vasıtasıyla hapse attırdı. Halk bunu duyar duymaz hapishaneyi basıp Börkyaruk'u kurtardılar. Börkyaruk'u Rey şehrine getirerek Sultan ilan ettiler. Bunu duyan Türkan Hatun Bağdat'tan İsfihan'a geldi. Oğlunu Sultan ilan etti. Börkyaruk Rey'de topladığı yirmi bin kişilik bir ordu ile İsfihan'a yürüdü. İki ordu (Berucid) de çarpıştılar fakat Türkan Hatun'un'un ordusu yenildi. Börkyaruk ordusu İsfihan önüne gelip şehri kuşattı. Türkan Hatun Börkyaruk'la bir anlaşma yapt. Börkyaruk'a 500.000 altın vermek suretiyle barış yaptı. Bu anlaşmaya göre İsfihan ve Fars eyaletleri oğlu Sultan Mahmut'a, Börkyaruk da devletin diğer yerlerinin Büyük Sultanı oluyordu. (1092)
İmparatorluk ikiye bölünmüştü. Fakat bu durum uzun sürmedi. Türkan Hatun Börkyaruk'u öldürtmeğe karar verdi. O tek başına valde sultanlık etmek sevdasında idi. Emelini yerine getirmek amacıyla Börkyaruk'un dayısı ve Azarbeycan valisi olan (İsmail) beyle anlaştı. İsmail Bey bir ordu ile Börkyaruk'un üzerine yürüdü. Fakat (Karaç) mevkiinde yenilerek İsfahan'a kaçtı (1093) . Türkan Hatun'un emelleri suya düştü. İsmail Bey de öldürüldü. Bir yıl sonra 1094 yılında Türkan Hatun öldü. Bir müddet sonra da Sultan Mahmut çiçek hastalığına tutularak öldü. Sultan Börkyarukta yalnız başına Sultan kaldı. Esasen asıl Sultan o idi. Börkyaruk'un adı (Bört · Kalpak) (Yaruk · Nur) anlamına gelmektedir. Börkyaruk (Nurlu Börk) demektir. Börkyaruk kendisine vezir olarak Nizam-ül-Mülk'ün oğlu, Müeyyid-ül-Mülk’ü tayin etti. Fakat işleri Atabeyi ( Gümüştekin) görmekte idi.
Börkyaruk'a karşı amcası (Tutuş) isyan etti. Birçok yerleri zaptetti. Rey şehri önlerine kadar geldi. Askerlerinin karşı tarafa geçmesi üzerine yenildi. Harp meydanında öldürüldü (1095). Bu taht kavgaları İmparatorluğun zayıf düşmesine sebep oldu. Selçukluları sarsan (Batıniler) meydanı boş buldular. Bu zamanla Türklüğü mahvedecek en büyük fırtına batı Hıristiyanlarının İslam dünyasına karşı (Haçlı Seferleri) hazırlayıp, Anadolu'ya saldırmaları olmuştur. Kılıç Aslan sayısı milyonları bulan HaçIılarla ölüm dirim boğuşması yaparken Börkyaruk'un Kılıçaslan'a yardım edememesi pek acı olmuştu. Bunun sebebi de taht kavgaları idi. Koskoca bir imparatorluk kökünden sarsılmış, bir daha da kendini toparlayamamıştır.
Börkyaruk bu defa Melikşah'ın kardeşi (Aslan Argun) un isyanıyla karşılaştı. Bunun üzerine Alpaslan'ın diğer oğlu (Börü Bars) ı gönderdi. Fakat yenildi ( 1095) . Bir yıl sonra da kölesi tarafından öldürüldü ( 1096 ) . Bundan sonra da Börkyaruk'un kardeşi Mehmet Tapar taht kavgasına başladı ( 1096 ) . Fakat Mehmet'le başa çıkamadı Börkyaruk'u kötü duruma düşürdü. Nihayet Börkyaruk, Mehmet'le anlaşıp devleti böldüler ( 1104) . İsfihan, Rey, Hemeden Börkyaruk'a; Azarbeycan, Diyarbakır, Musul Mehmet'e bırakıldı. Bu suretle birlik bozuldu. Taht kavgaları devletin yıkılmasına sebep oldu.
Börkyaruk'un zamanı karışıklık içinde geçmiş, kardeşi Mehmet Tapar isyanıyla devleti sarsmış, batıniler yağmacılık etmişler, Anadolu da Haçlıların istilasına uğramıştır. Börkyaruk, Rey, şehrine çekildi, kendine ayrılan yerleri idare etti. Mehmet Tapar da Azarbeycan'da ayrı olarak saltanat sürmekte idi. Diğer kardeşi Sancar da Börkyaruk'u tanımıyordu. Devlet üçlü olarak idare edilmekte idi. Sancar Horasan'a hakim oldu. Bunlar birbirleriyle vezirleri vasıtasıyla görüşüyorlardı. Bu durum imparatorluk için çok fena olmuştu. Büyük Selçuklu İmparatorluğu pek yakında çökebilirdi.
Börkyaruk Abbasi Halifesini ziyaret etmek için Bağdat'a gitmek üzere İsfihan'dan çıktığı zaman, ağır bir hastalığa tutuldu. Fenalaştığını anlayınca yolda ordusunu topladı. O zaman beş yaşında oğlu (Melikşah'ı) tahta geçirdiğini söyledi. Askerlerine biat ettirdi. Genç Şehzadeyi idare etmek üzere (Emir Ayazi) yi Atabey tayin etti. Bir müddet sonra yolda öldü. Ölüsü İsfihan'a götürülerek gözdelerinden birinin yaptırmış olduğu türbeye gömüldü. Börkyaruk 1104 tarihinde öldüğü zaman 27 yaşında idi. 12 yıl 4 ay saltanat sürmüştü. Cömert, iyi ruhlu, halim bir hükümdardı. Bu devirde saltanat süren (Mahmud'u Hükümdar sayanlar varsa da doğru değildir. Büyük Sultan Börkyaruk'tu.)
MEHMET TAPAR ( 1104 -·1117 )
Börkyaruk'un ölümünden sonra Mehmet Tapar'a gün doğdu. O devleti tek başına idare edecekti. Fakat Börkyaruk'un oğlu Melikşah Atabeyi Ayaz ile Bağdat'a giderek adına hutbe okuttu. Bunu duyan Mehmet Tapar derhal Bağdat'a geldi. Savaş olacağı esnada Atabey Ayaz, barış teklif etti. Bu anlaşmaya göre Mehmet Tapar Sultan unvanını taşıyacaktı. Fakat bir müddet sonra Melikşah Sultanlığını ilan edebilirdi. Bir gün Mehmet Tapar, Atabey Ayaz'ı yanına çağırttı. Adamlarına Ayaz'ı boğdurttu. Tek başına Sultan kaldı.
Mehmet Tapar zamanında Batıniler işi azıttılar. Bunları yenmek kabil olmuyordu. Kervanlar yola çıkamaz olmuşlardı. Merkeze giden tüccarların mallarını yağma ettiler. Mehmet Tapar memleketin birliğini korumaya çalıştı. Batınilerle uğraştı. Fakat en büyük tehlike Haçlılar meselesi oldu. Bu işi komutanlarından (Çavlı) ya bıraktı. Fakat Çavlı Haçlılarla uğraşacağına Anadolu Sultanı Kılıç Aslanla savaştı. Bu büyük Sultanı öldürdü ( 1077) Fakat Haçlılara karşı bir şey yapamadı. Buna rağmen Mehmet Tapar Haçlılarla uğraştı.
Batıniler. İsfihan civarında bir kaleyi zapttetmişlerdi. Mehmet Tapar bu kaleyi kuşattı. Batıniler kötü duruma düştüler. Bu defa Mehmet. Tapar'ı bir hile ile öldürmeği düşündüler. Sultan her ay kan aldırırdı. Batıniler kan alacak adama bin altın vererek elde ettiler. Kan alıcı, zehirli bir neşter ile kan alarak Mehmet Tapar'ı zehirliyecekti. Sultan'ın hizmetçilerinden biri bunu haber alarak, Sultana söyledi. Sultan derhal cerrahını çağırdı. Adam damarı keseceği zaman Mehmet Tapar adama pek şiddetli bakınca korkusundan elindeki neşter yere düşüverdi. Saray adamları bu zehirli neşterle cerrahın kanını aldılar o anda öldü. Bundan sonra kaleye taarruz edilerek zaptedildi. Batınilerin başı olan Ahmet yakalanıp derisi yüzüldü.
Sultan Mehmet Tapar İsfihan'da birdenbire hastalandı. Öleceğini anlayınca oğlu Mahmut'u yanına çağırdı. Göz yaşlarıyla oğlunu kucakladı. Elile başına Sultanlık tacını giydirdi. Kollarına bileziklerini geçirdi. Tahta çıkmasını emretti. Oğlu Mahmut babasına:
«Bana bugün Sultan olmak için eşref saat gelmemiştir» deyince Mehmet Tapar :
«Bugün benim için eşref saat değildir, fakat senin eşref saatindir» dedi. Bir müddet sonra öldü (1117). Saltanat, 13 yıl 8 ay sürdü. Servet olarak bir milyon altın bıraktı.
SULTAN SANCAR ( 1117 · 1157 )
Sultan Mehmet Tapar'ın ölümünden bir kaç gün sonra, oğlu Mahmut adına hutbe okuttu. Fakat Horasanda hükümet süren Melikşah'ın oğlu Sancar Sultanlığını ilan etti (1117). Horasandan bir ordu ile Mahmut'un üzerine yürüyerek onu yendi. Aralarında bir anlaşma yapıldı. Mahmut Sancar'a tabi oldu. Mahmut ava çok meraklı idi. Sayısı 400 e varan köpeklerinin her birisinde sırma ve ince işlemeli birer tasma ile örtüleri vardı Çok geçmeden öldü. Yerine oğlu Davud'u geçirmek istediler.
Devlet Sultan Sancar'a kaldı. Sancar cesur bir cenk adamı idi. Kanuna, töreye saygı gösterirdi. Şairleri çok severdi. Şair Enveri'yi bütün seferlerinde beraberinde götürmüştü. İlk zamanlarında parlak zaferler kazanmıştı. Gaznelilerin başkenti Gazneyi zaptetmişti. Sancarın en büyük düşmanları orta Asya'da Karahıtaylar, Harzemşahlar, Şaman Oğuzlar idi. Harzem Hanı Adsız Han isyan ettiyse de bu isyanı bastırdı. Karahıtaylar Mavera-ün nehir'e hücum ettiler. Semerkant civarında yapılan savaşlarda Sancar yenildi.
Sultan Sancar'a Şaman Oğuzlar isyan ettiler. Eskiden beri Şamanizmi devam ettiren Oğuzların bir kısmı Belh şehri bölgesinde yaylak ve kışlakları olan 40.000 çadır halkı, Selçuk sarayı mutfağına vergi olarak yılda 24.000 koyun veriyorlardı. Oğuzların başbuğu (Kurd Bey) bulunuyordu. Selçuk memurları Oğuzlara zulm etmeğe başladılar. İstenilen vergiyi vermediler. Sultan Sancar Oğuzların üzerine 100.000 kişilik atlı bir ordu ile harekete geçti. Bunu haber alan Oğuzlar, bütün mal ve hayvanlarını çadırlarının etrafına topladılar. Kendileri de bu yığınak'ın etrafına halka oldular. Mallarını, ordularını, canlarını öne koydular.
1153 yılında müslüman Oğuzlarla, atalarının dininden olan Şaman Oğuzlar savaşa giriştiler. Selçuk ordusu kısa bir zamanda paniğe uğradı. Pek çoğu da can verdiler. Kaçanların ardına düştüler. Bu esnada Sultan Sancar da Şaman Oğuzların eline esir düştü. Sultan Sancar'a görünüşte saygı gösterdiler, fakat esir olarak her gittilkeri yere götürdüler, dileklerini yaptırdılar. Sultan Sancar'a bu esaret pek ağır gelmekte idi. Oğuzlar Horasan'ı işgal ettiler. Birçok şehirleri de yağmaladılar. Üç yıl sonra bir sürek avı esnasında Sultan Sancar'ı Oğuzların elinden kaçırdılar. Bu suretle esaretten kurtuldu (1156). Halk onun esaretten kurtuluşuna çok sevindi. Devleti yeniden düzene koymağa çalıştı. Fakat o eski devirlerin kuvveti yerine getirilemedi. Sultan Sancar'a esirlik pek ağır gelmişti. Hastalanıp yatağa düştü. 29 Nisan 1157 tarihinde 72 yaşında Merv şehrinde vefat etti.
Sancar ölür ölmez ona tabi olan beyler istiklallerini ilan ettiler. Selçuklu saltanatı Horasan ve İran'da tarihe karıştı. Mavera-ün-nehir bölgesi Karahıtaylarla, Harzemşahlıların eline geçti, yıllardan beri Türkmen Egemenliği altında yaşayan Bağdat halifeleri de egemen oldular. Sancar'dan sonra Mahmut ve Tuğrul devlete hakim olmak istedilerse de muvaffak olamadılar. Büyük Selçuklu Devletinin yerine Oğuzlardan olan Harzemşahlar devleti hakim oldu.
Türkiye tarihinin şan ve şerefle dolu bir tarihini yaşatmış olan (Büyük Selçuklu İmparatorluğu) sona erdi. Selçuk, Tuğrul, Alpaslan ve Melikşah gibi büyük hakanlara malik olmuş olan bu koca imparatorluk 1157 tarihinde tarihini kapadı.
Büyük Selçuklu İmparatorluğu Selçuk Hanın tahta geçiş tarihi olan 985 den, Sultan Sancar'ın ölümü olan 1157 tarihine kadar (172) yıl yaşamıştır.
SELÇUKLU İMPARATORLUĞU TARİHİ
Yazan: Enver Behnan ŞAPOLYO
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder