Kabul etmek gerekir ki, büyük ölçüde özel belgelerin eksikliği nedeniyle, Hitit yargıçları ve mahkemeleri hakkındaki bilgilerimiz çok yetersizdir.
Anlaşmazlıklar ilk önce, ülkedeki çoğu eyalet kentindeki yönetim kurullarını oluşturan "Yaşlılar"ın veya "Seçilmiş" üyelerin huzuruna gelirdi ve kütükte sadece bir kez, yabani sığırların kime verileceği hakkında karar verildiği için, geçmektedirler. Revaçta olan yargıçlar kurulu halk meclisiydi. Öyle ki, devlet bunlarla dolaylı olarak ilgilenirdi.
Adli olaylarda devletin temsilcisi, normal olarak kralın memurlarından biri, örneğin garnizon kumandanı olurdu. Temsilci görevlerinin eksiksiz bir şekilde açıklandığı bir belge bozulmadan günümüze kadar gelmiştir. Bu talimatların bazı bölümleri şöyledir:
Hangi kente dönerseniz dönün, kentin bütün insanlarını toplayınız. Her kimin bir davası varsa, onun hakkında karar veriniz ve onu memnun ediniz. Eğer bir kölenin, veya hizmetkârın veya yaşlı bir kadının, bir davası varsa, hakkında karar veriniz ve onu memnun ediniz.
Basit bir davayı zorlaştırmayınız. Zor bir davayı da basitmiş gibi göstermeyiniz. Doğru olanı yapınız.
Memurun bu görevlerini yerine getirirken yerel yetkililerle işbirliği yapması beklenirdi. Aşağıdaki ifadeden bunu anlıyoruz:
Artık garnizon kumandanı, belediye başkanı ve yaşlılar beraberce adaletin uygun şekilde yerine gelmesini sağlayacaklar ve halk davalarını getirecek.
Aynı metnin bir başka bölümünde kralın konumu en yüksek otorite olarak belirtilir:
Eğer herhangi bir kişi davasını bir tablet üzerinde yazılı olarak (şimdilik) getirirse, kumandan dava hakkında adil bir karar verecek ve onu memnun edecektir. Eğer dava fazla karmaşıksa, davayı krala havale edecektir.
Büyücülük davaları ile ölüm cezalarını içeren tüm davalarda krala başvurulmuş olduğu anlaşılmaktadır. İki talentten fazla olan kereste hırsızlığının da krala havale edilmesi gerekirdi.
Eğer herhangi bir kişi mahkemenin verdiği karara karşı gelirse, doğrudan ceza verme tehdidiyle mahkemenin otoritesi sağlanırdı:
Eğer herhangi bir kişi kralın kararına karşı gelirse, evi harap(?) olacaktır. Eğer herhangi bir kişi yüksek bir devlet memurunun kararına karşı gelirse, kafası kesilecektir.
Burada "yüksek devlet memuru" ile herhalde kralın temsilcisi kast edilmektedir. Hitit adli uygulamalarının belirgin bir özelliği dava bilgilerinin toplanmasında karşılaşılan zorluktur. Zimmet ve görevi ihmal davalarındaki sorgu hakimliğinin, Doğu halklarının yazınında eşi olmayan ve oldukça modern bir havaya sahip olan fazlasıyla ayrıntılı tutanaklarına sahibiz. Bu türden hiç bozulmamış bir metin şöyle başlar:
Söz konusu levazım, [kraliçenin] "Büyük Fırtına Tanrısı'na" emanet ettiği —yani, [savaş arabaları], bronz ve bakır kaplar, giysiler ile malzemeler, yaylar, oklar, kalkanlar, [topuzlar], esirler(!), sığırlar, koyunlar, atlar ve katırlar— Ukkuraş'ın oğlu olan "onbaşının" herhangi bir kimseye mührü, alındı ve ödendi makbuzu olmadan verdiği depo mallarıdır. Bundan dolayı kraliçe dedi ki: "kraliçenin hizmetkârları ve 'altın uşakları, Büyük Fırtına Tanrısı ve (?)onbaşı Ukkuraş gidin ve Lilvaniş tapınağında ciddi yeminler edin."
Duruşma sanığın babasının ve bir başka tanığın, doksan beş satır tutan, yeminli ifadeleriyle başlar. Sonra Büyük Fırtına Tanrısı sorgulanır:
Maruvaş şöyle dedi: "Sen bir çift katırı Hillarizzi'ye verdin." Büyük Fırtına Tanrısı cevapladı: "Ben katırları Hilarizzi'nin kendisinden (?) aldım ve kendisine olduğu gibi geri verdim (?)."
Maruvaş şöyle dedi: "Sen katırları Piha- ... 'ya verdin." Büyük Fırtına Tanrısı cevapladı: "Verilen katırlar sarayın ahırından getirilmemişti."
"Altın uşak" Yarrazalmaş dedi: "Zuvappiş bir at sattı ve bir talent bronz aldı." Büyük Fırtına Tanrısı cevapladı: "O bana öldüğünü söyledi."
Birçok tanığın şahitliğinden sonra metin aniden son bulur; belki de ikinci bir tablette devam etmektedir. Kuşkusuz mahkemedeki davalarla ilgili böylesi tutanaklar istisnaydı. Fakat metin dikkatli ve önyargısız bir soruşturma havası vermektedir. Hitit yönetiminin genel görünümünün belki de tipik bir örneği olarak kabul edilebilir.
Alıntıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder