16 Mayıs 2022 Pazartesi

Britanya Adalarının Söylenceleri - 5

 İngiltere-İskandinavya


Beowulf: Sunuş


Tarihsel Arkaplan


Epik şiir Beowulf, MS 700 ve 750 yılları arasında adı bilinmeyen bir İngiliz tarafından yazılmıştır. Germen edebiyatının var olan en eski destanı ve günümüze kalan dört Anglosakson elyazmasından biridir. Yazar, atalarının pagan kahramanlık geleneğine bağlı ve pagan değerlerini ülkesinin ve döneminin Hıristiyan değerleriyle harmanlayan bir Hıristiyandır.


Angıllar, Saksonlar ve Jütlerin de dahil olduğu Germen kabileleri, MS 450 ile 600 yılları arasında İngiltere'yi istila ederler. Beowulf şairinin yaşadığı dönemde İngiltere’deki Anglosakson toplumu ne ilkel ne de kültürsüzdür. Hıristiyanlık, MS 600 yıllarında gelmiştir ve Anglosakson manastırları o sırada, hem dinsel hem de dindışı eski ve çağdaş kitapların bulunduğu büyük kütüphanelerdir. Germen söylenceleri ve efsanelerinin koca külliyatı kadar, Vergilius'un Aeneis'i de iyi bilinir.


Toplum, çok sayıdaki zengin aristokratla birlikte iyi Örgütlenmiştir. MS 650-660 yıllan arasında sulara gömülmüş olan Sutton Hoo kraliyet gemisi, 1939'da İngiltere'de, Suffolk'ta bulunmuştur. Kalıntılar, Beowulf da anlatılan saray yaşamıyla ilgili ayrıntıları doğrulamaktadır. Destanın kendisi gibi, bu parçalar da Anglosakson kültürüyle çağdaş Hıristiyan kültürünü birleştirmektedir.

Bilim adamları, Beowulf un, başka büyük destanlar da üretmiş, gelişip serpilen bir Anglosakson edebiyatı döneminden bugüne gelebilmiş bir örnek mi yoksa kendi döneminde dahi gerçekten tek mi olduğunu saptayamamıştır. Hatta eldeki Boewulfun, eski bir elyazmasından kopya edilmiş nüsha olup olmadığında bile anlaşamamaktadırlar. Birçok araştırmacı, destanın 7. yüzyılın sonları ile 9. yüzyılın başı arasında bir dönemde yazıldığı kanısındadır. Bu doğruysa, orijinal elyazması 9. yüzyılda Anglia'nın Vikingler tarafından işgali sırasında kaybolmuş olsa gerektir; çünkü bu işgal sırasında Anglosakson manastırlar ve büyük kütüphaneler Danlarca yakılıp yıkılmıştır. Buna karşılık başka bazı uzmanlar da, şairin Danlara karşı en uygun tavrının, destanın oluşumunu Viking işgalinden sonraya, yani Beowulf elyazmasının kaleme alındığı 11. yüzyıl başlarına bırakmak olduğunu düşünmektedirler.


Beowulf şairinin kimliği de bilinmemektedir. Atalarının, pagan kahramanlık geleneğinden hoşlanan ve pagan kahramanlık değerlerini, kendi ülkesinin ve döneminin Hıristiyanlık değerleriyle birleştiren bir Hıristiyan olduğu söylenebilir. Çünkü Angle diyalektiyle yazmıştır; muhtemelen ya bir manastırda keşiştir ya da Thames Nehri'nin kuzeyindeki bir Anglosakson konağında şairdir.


Beowulf bir İngiliz tarafından Anglosaksonca (eski İngilizce) yazılmasına karşın, öykü İsveç'in güney bölgesi ve Danimarka’da, yani İskandinavya'nın İngiltere'ye göç veren bölgesinde geçer. Olayların düğümü gerçekte Germen kökenlidir.


Çekiciliği ve Değeri


Beowulf çağdaş okuyucuyu birçok nedenle ilgilendirir. Birincisi, seçkin bir serüven öyküsüdür. Grendel, annesi ve ejderha, dehşet verici canavarlardır; her kavga eşsiz, hareket dolu ve heyecanlandırıcıdır.

İkincisi, Beowulf çok alımlı bir kahramandır. Olağanüstü gücünü yeteneği, cesareti ve sadakatiyle birleştirmiş kusursuz bir savaşçıdır. Herakles gibi; yaşamını dünyayı güvenli bir yer yapmaya adamıştır. Başkalarına yardım etmek için yaşamını tehlikeye atar ve kaçınılmaz ölümünü kahramanlık ve ağırbaşlılıkla karşılar.


Üçüncüsü, yazarın insan davranışının psikolojik yönleriyle ilgilenmesidir. Dan kahramanın hoş geldin konuşması, Beowulf u kıskandığını gözler önüne serer. Beowulf un savaşçılarının ejderhayla olan savaştaki davranışları, onların korkaklıklarını açığa çıkarır. Beowulf'un kahramanlığa karşı tutumu, olgunluğunu ve deneyimini yansıtır. Kral Hrothgar'ın yaşama karşı tutumu da yaşlı bir soylunun deneyimlerini gösterir.


Yazar, son olarak, insan yaşamının ve başarısının geçici doğasının olgun bir değerlendirmesini sergilemektedir. Beowulf da, başka kültürlerin büyük destanlarında olduğu gibi, kahraman, çoğunlukla tehlikeli ve korunmasız dünyada anlamlı bir yaşam yaratmak, ölümün kaçınılmazlığını kabul etmek zorundadır. Umutsuzluğu yadsır; bunun yerine kendisinin ve yaptıklarının gururunu taşır ve insan ilişkilerine değer verir.




Germen Kahramanı


Beowulf dönemindeki aristokratik toplum, belirli prenslerin ve kralların çevresinde oluşmuş savaşçı toplulukları barındırmaktadır. Savaş, Anglosakson soylusunun alışılagelmiş işidir, hep zırhı yanında uyur. Kralın önderliğinde savaşçılar, zamanlarını ülkelerini yabancı istilacılara karşı savunmakla geçirirler ve zenginlik için başka ülkelere akın düzenlerler. Kral, savaşçılarına yiyecek, içecek, silah ve zırh, toprak ve mücevher sağlamakla; karşılık olarak bir savaşçı da, kralını savunmak için ölümüne dövüşmekle yükümlüdür. Böyle bir toplumda cesaret, savaşta ustalık ve sadakat temel erdemlerdir.


Adaleti sağlamanın tek geçerli yolu cezalandırıcı adalettir, genellikle de cana karşılık can... Wergild (insan bedeli, kan bedeli, bir kişinin yaşamına verilen özel parasal değer), kişinin toplumsal konumuna göre değişir. Cezalandırıcı adalet, intikam ve kan davasının yaygın olduğu, bireysel olarak sürdürülen bir yaşam biçimi yaratmıştır.


Kuzey topraklarının pagan savaşçıları, Vyrd'e (değiştirilemez kader) inanırlar. Hem tanrılar hem de insanlar, kaçınılmaz ölümlerini de belirleyen Wyrd'e bütünüyle boyun eğerler. Sonraki yaşam olmaksızın ölümsüzlük, yalnızca ölümden sonra süren ünle kazanılabilir. Herkesin savaşın zorluklarıyla, sert iklimle, yiyecek kıtlığıyla, hastalıkla, kötü bir yaşlılık dönemi ve ölümle karşılaşmak zorunda kaldığı bir çevrede, yaşamın sunduğu her güzel şeyden haz almak anlamlıdır. Bundan ötürü yemek, içmek, ödül almak, ün ve onur kazanmak oldukça değerli şeylerdir.



Başlıca Karakterler


Hrothgar: Danların kralı; Heorot'u inşa eden.


Hygelac: Geatların kralı, Beowulf'un akrabası ve kralı.


Unfirth: En büyük Dan savaşçı


Breca: Beowulf un arkadaşı ve çocukluktan beri rakibi.


Grerıdel: Canavar adam, bir canavar kadının oğlu.


Wiglaf: Beowulf'un yeğeni; genç bir Geat savaşçısı.


Beowulf: Geatların büyük kahramanı, daha sonra Geatların kralı.


Wyrd: Kader Tanrıçası. 


Donna Rosenberg'in Dünya Mitolojisi adlı kitabından alıntılanmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Siyahkaya Barajı / Silopi / Şırnak