Ch'u-lo Kağan Devri (619-621)
Shih-pi'nin ani ölümü üzerine boş kalan Doğu Gök-Türk devletinin tahtına, oğlu Shih-po-pi çok küçük olduğu için, yerine kardeşi Ilteber Şad, Ch'u-lo Kağan unvanıyla geçti. Yaşının küçüklüğü sebebiyle kağanlık tahtına oturamayan Shih-po-pi ise amcası tarafından Ni-pu Şad tayin edilip, devletin doğu tarafını idare etmeye başladı. Onun idare ettiği bölge You eyaletinin kuzeyine tesadüf etmekte idi.
Shih-pi ölmeden önce bahsettiğimiz büyük harekât hazırlığında iken, çaresiz kalan T'ang imparatoru, Kao Ching adlı bir elçiyi çok miktarda para ile ona göndermiş; ancak adı geçen elçi daha Shih-pi'nin yanına varmadan, kağan ölmüştü. Bunun üzerine elçi parayı götürmekten vazgeçmiş ve Feng eyaleti hazinesine bırakmıştı. Daha sonra bu olayı duyan Gök-Türkler kızdılar ve Çin'e karşı hücuma hazırlandılar. Elçinin yeniden yola çıkıp parayı Gök-Türklere getirmesiyle mesele halledilmiş oldu.
Gök-Türklerin yardımına mazhar olan bir diğer T'ang hanedanı muhalifi Tou Chien-te, Sui hanedanı prenslerinden Yang Cheng-tao ile işbirliği yapmıştı. Gök-Türklere bağlı olarak faaliyetlerini sürdürüyorlardı. Altıncı ayda Shih-pi Kağan'ın ölümü resmen Çin'e bildirildiğinde, T'ang imparatoru Ch'ang-lo kapısında yas tutturdu ve Cheng Te-t'ing adlı elçiyi baş sağlığı için Gök-Türklere gönderdi . Otuz bin top renkli kumaş sunuldu. Bunun yanında imparatorun kendisi de yas tutarak, üç gün saraya gelmemiş ve bütün çinli devlet adamları, haberi getiren Gök-Türk elçisinin ikâmet ettiği yere giderek taziyctlerini sunmuşlardı. Çinli elçinin ülkesine geri dönüşünden sonra Ch'u-lo Kağan da elçi gönderip, kendi ülke mallarından verdi. Çin sarayında Gök-Türklere verilen müzikli ziyafetlere 620 yılında da devam edildi. Ayrıca rütbelerine göre, Gök-Tûrk elçilik zevatına renkli ipekli kumaşlar hediye edilmişti.
Ch'u-lo Kağan da ağabeyi gibi T'ang hanedanına karşı muhaliflerini destekleme politikası gütmek niyetinde idi . Bu husustaki niyetini hemen Sui hanedanı prenslerinden Yang Cheng-tao'yu imparator İlân etmekle gösterdi . Üstelik kuzey Çin'de Gök-Türklerle müttefik olan bütün Çinlilere ona biat etmelerini emretti. Ch'u-lo Kagan'dan sağlam dayanak alan Yang Cheng-tao, kuzey Çindeki Ting-hsian-gi kendine merkez seçti ve yıkılmış Sui hanedanı devlet teşkilâtını yeniden kurdu. Neticede ona bağlananların sayısı on bin kişiye ulaştı.
Bu arada daha önce Çin'den ayrılarak Gök-Türklere bağlanan, ancak sonra kaçan çinli Sun Chin-kang, yakalanarak öldürüldü. Yang Cheng-tao'nıın Sui imparatoru ilân edilmesinden sonra kendi akibetlerinden endişelenerek Gök-Türklerden hızla kopmaya başlayan diğer muhalif Çinlilere Liu Wu-chou'da katılmış, Ma-i'ye kaçmak üzere iken, Gök-Türkler tarafından yakalanarak öldürülmüştü. Ondan arta kalanlar onun memuru Yüan Chün - changin emrine verilmişti. Ancak, Gök-Türkler ona tam güvenemiyorlardı. Bundan dolayı yardımcı bahanesiyle yanına Yü-she Şad'ı askerleriyle bıraktılar. Dördüncü ayda vuku bulan bu hadiselerden sonra, beşinci ayda yine Gök-Türk elçilerine T'ang başkentinde müzikli ziyafet verilmiş, renkli ipekli kumaşlardan rütbelerine göre dağıtılarak, elçilik heyetine sunulmuştu. Aynı ay içerisinde T'ang muhaliflerinden Wang Shih-ch'ung'la Ch'u-lo kağan, A-shih-na-chieh-to'yu gönderme suretiyle temas kurup, kendi tarafına çekti. Muhalif çinliye bin baş at gönderen kağan, onun akrabalarından birinin kızıyla evlenmişti. Ayrıca Wang Shih-ch'ung, Gök-Türklerle ticaret yapmaya da razı oldu.
Lİu Wu-chou ölmeden önce T'ang hanedanıyla yaptığı savaş sırasında, Ch'u-lo Kağan, Böri Şadi iki bin süvari ile T'ang ordusunun yardımına göndermişti . Aslında Liu Wu-chou da Gök-Türkler ile müttefik İdi. Ch'u-lo Kağan onun fazla kuvvetlenmesini istemediği için dengeli politika takip etmiş ve Liu Wu-chou'nun mağlup olmasın saglamıştı. Bundan sonra Chin-p'ing-yang şehrine gelen Ch'u-lo Kağan, bu bölgede bulunan güzel kadınları toplamış, üç gün kaldıktan sonra geri dönmüştü . Onun bu yağma hareketlerine karşı şehrin valisi Li Chung-wen, hiçbir şey yapamadı . Bu arada Ch'u-lo Kağan, Lun Tegin'i bir kaç yüz askerle çinli valiye yardım etmesi için kalede bıraktı. Sonra Shih-ling (şimdi Shan-hsi'de Yang-ch'ü kalesinin kuzey doğusundadır ) geçidine de nöbetçiler bırakıp ülkesine geri döndü.
Yedinci ayda T'ang imparatorluğu askeri kuvvetlerinin Gök-Türklere karşı küçük de olsa bazı başarılar kazanmaya başladığını görmekteyiz. Li Hsİ-yû ve Tuan Te-ts'ao, hazırlıksız yakaladıkları Gök-Türk askerlerini mağlup ettiler. Fakat, bu yenilgiler Gök-Türkler üzerinde hiç bir tesir yapmadı; dokuzuncu ayda Bagatur Şad, Liang eyaletini işgal edip, buranın baş kumandanı Yang Kung-jen'ı mağlup etti. Üstelik bir kaç bin kadın ve erkeği götürdü.
Shih-pi Kağan zamanında Gök-Türklere bağlanan ve Wo-li Şad unvanını alan Li Tse-ho, 618 yılında T'ang imparatorluğu kurulunca bu devlete itaat etmişti, Onuncu ayda (620) imparator asileri yenerek bazı başarılar kazandı. Bu arada Gök-Türklerin içindeki anlaşmazlıkları Çin imparatoruna bildirmek üzere iken Gök-Türk süvarileri onun elçisini yakaladı. Onun bu teşebbüsüne kızan Ch'u-lo Kağan kardeşini hapsetti. T'ang hanedanı muhalifleri birer birer Çin'e gidip, Kaolsu'ya teslim olmalarına rağmen Liang Shih-tou, hâlâ Gök-Türklere bağlılık ittifakını sürdürüyordu . Hatta Ch'u-lo Kagan'ı T'ang imparatorluğuna büyük bir saldırı yapmaya ikna etti.
Hazırlanan plana göre Gök-Türk ordusu ve onun çinli müttefikleri dört ayrı koldan hücuma geçeceklerdi. Bagatur Şad, Yüan eyaletinden harekete başlayacak iken, Ch'u-lo Kağan, Ping eyaleti yolundan, Ni-pu Şad ile Liang Shih-tou, Yen eyaleti yolundan, T'u-li ise Hsİ, K'u-mo-hsi, Ch'i-tan'lara kumanda edecekti. T'u-li'nin ordusu daha sonra Fu-k'ou geçidini aşıp, Chin ve Chiang bölgelerinde Ch'u-lo Kaganin ordusu ile birleşecekti. Saldırı bölgelerinin genişliği ve katılanların fazla oluşu T'ang hanedanının ne kadar büyük bir tehlike içinde olduğunu göstermektedir. Öncelikle Ch'u-lo Kağan, Ping eyaletini alıp burada Sui imparatoru ilân ettiği Yang Cheng-tao'yu yerleştirmek istedi. Onun bu fikrine karşı çıkan Gök-Türk devlet adamları olmuştu. Ancak Kağan, babası Ch'i-min'in Sui desteğiyle tahta çıkabildiğini haurlatıp, bu düşüncesinde ısrar etti.
Bütün bu hazırlanan planlar tam uygulama safhasına konulacak iken, daha ordular harekete geçmeden Ch'u-lo Kağan, çinliler tarafından zehirlendi. Bir süre hasta yattı; ölmeden önce kendisini zehirleyenleri hapse attı. Sonra öldü.
Doğu Gök-Türk devletinin kendisine büyük bir saldırı yapacağını öğrenen T'ang imparatoru Kao-tsu, çok korkmuş, Ch'u-lo Kagan'ı hücumdan vazgeçirtmek için Cheng Yüan-shou yu elçi olarak ona göndermişti. Bu elçinin bütün yalvarmalarına rağmen Ch'u-lo Kağan, hazırlığını tamamladığı hücumlarını durdurma niyetinde değildi. Çabaları başarısız kalan çinli elçi, orada bulunan diğer T'ang muhaliflerinden Liu Wu-chou ile gizlice görüştü ve ondan kağanı durdurmanın tek yolunun onu öldürmek olduğunu anladı. Daha sonra elçi Cheng Yüan-shou gizlice kendi adamlarına kağanı zehirletti.
Daha önce 620 yılının 12. ayında Ping eyaletine muhafaza gayesiyle bırakılmış olan Lun Tegin, buranın askerî valisi Liu Shih-jang tarafından bir entrika çevrilerek yakalandı. Bu bölgeyi savunma maksadıyla gelen tegin halkı devamlı rahatsız ediyordu. Onun ortadan kalkmasından imparator Kao-tsu çok memnun oldu.
Ahmet Taşağıl'ın Göktürkler adlı kitabından alıntılanmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder