1 Mayıs 2022 Pazar

KURAN'DA KELİME TEKRARLARI

  

Kuran'da birbiriyle ilgili bazı kelimeler şaşırtıcı bir biçimde aynı sayıda tekrarlanır. Aşağıda bu tür kelimeler ve Kuran içindeki tekrarlanış adetleri verilmiştir.

*            "Yedi Gök" tabiri 7 kere geçiyor. "Göklerin yaratılışı (halku semavat)"

ifadesi de 7 kere tekrarlanır.

*            "Gün (yevm)" tekil olarak 365 kere geçerken, çoğul yani "Günler (eyyam ve

yevmeyn)" kelimeleri 30 defa tekrarlanır. Ay kelimesinin tekrar sayısı ise 12'dir.

*            "Hıyanet" kelimesi 16 kere geçerken, "habis" kelimesinin tekrar sayısı da 16.

*            "Bitki" ve "ağaç" kelimelerinin tekrar sayısı aynı: 26.

*            "Ceza" kelimesi 117 kere yer alırken, Kuran'ın temel prensiplerden olan "af

etmek" ifadesi bu sayının tam 2 katı kadar yani 234 kere tekrarlanıyor.

*            "De" kelimelerini saydığımızda çıkan sonuç 332. "Dediler" kelimesini

saydığımızda da aynı rakamı görüyoruz.

*            "Dünya" kelimesi ve "ahiret" kelimesinin tekrarlanış sayıları da aynı: 115.

*            "Şeytan" kelimesi 88 kere geçiyor. "Melek" kelimesinin tekrar sayısı da 88.

*            "İman" (tamlama almadan) kelimesi Kuran boyunca 25 kere tekrarlanır,

"küfür" kelimesi de...

*            "Zekat" kelimesi 32 kere tekrarlanırken, "bereket" kelimesinin tekrarlanış

sayısı da 32.

*            "Rahmet" kelimesi 79, "hidayet" kelimesi de 79 kere tekrarlanır.

*            "İyiler (ebrar)" 6 kere, facirler ise tam yarısı kadar yani 3 kere geçer.

*            "Yaz- sıcak" kelimeleri ile "Kış-soğuk" kelimelerinin geçiş sayıları da aynı: 5.

*            "Sizi (insanı) yarattı" ifadesi ve "kulluk" kelimesinin geçiş sayıları da aynı: 16.

*            "Şarap (hımr)" ve "sarhoşluk (sekere)" kelimeleri de aynı sayıda tekrarlanır: 6.

*            "Zenginlik" 26 ve "fakirlik" ise yarısı kadar, 13 kere geçer.

*            "İnsan" 65 kere geçer; insanın yaratılış safhalarının sayısının toplamı da

aynıdır:

                      Toprak (turabun)  17

                          Nutfe (nutfun)  12

                         Embriyo (alak)  06

          Bir çiğnemlik et (meda'a)  03

                       Kemik (ızamun)  15

                             Et (lehmun)  12

                                TOPLAM 65

 

KURAN'DA 19'LAR

Kuran'ın matematiksel mucizesinin bir başka örneği ise 19 sayısının ayetlerin içine şifresel bir biçimde yerleştirilmiş oluşudur. Müddessir Suresi'nin 30. ayetinde dikkat çekilen bu sayı, Kuran'ın bazı yerlerinde şifrelenmiştir. Bunun örneklerini şöyle sayabiliriz:

* Besmele 19 harftir.

* Kuran 114 (19x6) sureden oluşur.

* İlk vahyedilen 96. sure sondan 19. suredir.

* İlk vahiy olan, 96. surenin ilk 5 ayeti, tam 19 kelimeden oluşur.

*            Bu 19 kelime 76 (19x4) harftir.

*            Vahyedilen ilk sure 19 ayete sahiptir.

*            Son vahyedilen sure olan Nasr 19 kelimedir. Ayrıca bu surenin

Allah'ın yardımından söz eden ilk ayeti de 19 harftir.

*            Kuran'da 114 (19x6) besmele bulunur.

*            Kuran'da başında besmele bulunmayan tek sure 9 numaralı Tevbe

Suresi'dir. Bu sureden evvel yer alan 8. sureden 19 sure sonra gelen 27 numaralı Neml Suresi'nin hem başında hem de 30. ayetinde besmele vardır. Besmeleleri 114'e tamamlayan 27 surenin 30 ayetidir. Sure ve ayet numaralarını yani 27 ve 30'u topladığımızda 57 (19x3) sayısını buluruz.

* Kuran'da geçen toplam "Allah"sayısı 2698 (19x142)'dir.

* Kuran'da geçen toplam "rahim"sayısı 114 (19x6)'tür.

* Kuran'da geçen tüm sayıları (tekrarları dikkat alınmadan) topladığımızda

çıkan sayı 162.146 yani 19x8534'tür. (1+2+3+4+5+6+7+8+9+10+11+12+19+ 20+30+40+50+60+70+80+99+100+200+300+1000+2000+3000+5000+50000+100000)

*            Başlangıç harfli ilk sure ile başlangıç harfli son sure arasında 38 (19x2) adet

başlangıç harfsiz sure vardır.

*            29 surenin başında 14 harften oluşan 14 değişik harf kombinezonu

bulunur. 29+14+14=57 (19x3)

*            Allah'ın isimlerinden dört tanesinin sayısal ebced değeri 19'un tam katıdır.

Vahid (tek) 19 (19x1)

Zulfadlil azim (Büyük Lütuf Sahibi) 2698 (19x142)

Mecid (Yüce) 57 (19x3)

Cami 114 (19x6)

*            Kuran'ın en başından itibaren 19 ayete sahip ilk suresi İnfitar Suresi'dir. Bu surenin diğer bir özelliği son kelimesinin Allah olmasıdır. Bu aynı zamanda Kuran'daki sondan 19. Allah kelimesidir.

*            Sure numaraları 19'un katı olan surelerin ayet sayılarını (besmele dahil) topladığımızda:

                                             Sure No    Ayet Sayısı

                                              19. sure    99

                                              38. sure    89

                                              57. sure    30

                                              76. sure    32

                                              95. sure     9

                                            114. sure    7

                                          TOPLAM    266 (19x14)

*             Kaf harfi ile başlayan 50. surede 57 (19x3) adet kaf harfi vardır. Başında

kaf harfi bulunan 42. surede yine 57 (19x3) adet kaf harfi bulunur. 50. surenin 45 ayeti vardır. Bunları toplarsak sonuç 95 (19x5)'tir. 42. surenin 53 ayeti vardır. bunları toplarsak 42+53 yine 95 (19x5)'tir.

*            Kaf Suresi'nin ilk ayetinde Kuran için kullanılan Mecid kelimesinin ebced

değeri 57(19x3)'dir.Aynı şekilde sure içindeki kaf harflerinin toplamı da 57'dir.

*            Kaf Suresi'ndeki kaf harflerinin geçtiği ayetlerin numarasını topladığımızda

19'un 42 katı olan 798 sayısını elde ederiz. 42 sayısı ise başlangıç harfleri arasında kaf olan diğer bir surenin numarasıdır.

*            Nun harfi sadece 68. surenin başında bulunur. Bu suredeki nun harflerinin

toplam sayısı 133 (19x7)'tür.

Tüm Kuran'da;

*            Rasul (elçi) kelimesi 513 (19x27) kere,

*            Etiu (itaat ediniz) kelimesi 19 kere,

*            Rab (tamlama ile kullanılmayanlar) kelimesi 152 (8x19) kere,

*            Abd (kul), Abid (kulluk eden kişi) ve İbadet kelimeleri ise toplam 152

(8x19) kere geçmektedir.

 

Alıntıdır.

Habur Sınır Kapısı / Silopi

 


Mardin

 


Britanya Adalarının Söylenceleri - 1

 Britanya adalarında çeşitli Avrupa kültürleri yerleşmiştir ve söylenceleri bu çeşitliliği yansıtır. Pagan geleneğine yakınlık duyan bir Hıristiyan tarafından, MS 8. yüzyılın başlarında yazılmış olan Beowoulf destanı, İngiliz topraklarına yerleşmiş Kuzey geleneğini yansıtır. İrlanda söylenceleri 1100 ile 1500 yılları arasında keşişlerce kaydedilmiştir. Son olarak Kral Arthur “un öyküsü, on ikinci yüzyılın başlarından on beşinci yüzyılın sonlarına değin uzanan Gal, İngiliz ve Fransız geleneklerinin bir bileşimidir.


İrlanda söylenceleri, Keltlerin, birbirini izleyen dalgalar halinde İrlanda'ya yerleşmelerini betimleyen mitolojiyi tarihle kaynaştırır. Karanlığın gücünü temsil eden ve Fomorianlar denilen halkla aydınlığın gücünü temsil eden Keltler arasındaki savaşlar, hem kuzey bölgesinin sertliğini hem de işgalcilerin bölgedeki yerleşiklerle karşılaşmasıyla ortaya çıkan siyasal kargaşayı yansıtır. Büyünün kullanımı, yaratılış ve verimlilik söylenceleri de dahil bütün masallara canlılık verir.


Beowoulf, Germen edebiyatının günümüze ulaşan en eski, en büyük örneğidir ve bir başyapıttır. Adı bilinmeyen yazarın konu olarak bir bütünlük yarattığı çalışmada, her ayrıntının parçalar içinde onu bütüne bağlayan bir rolü vardır. Yazarın psikolojik olarak karmaşık karakterler yaratmadaki yeteneği, Kuzey Avrupa'dan elimize kalan çalışmalar içinde eşsizdir. Çok fazla ciddiye alınmaması gerektiği de söylenebilir. Sözün kısası Beowoulf, Süpermen'e benzeyen bir kahramandır ve anılmaya değer üç canavarla savaşır. Beowulf u çevirisinden okuyanlar, araştırmacıların bu eseri okumak İçin Anglosakson dilini öğrenmeyi niçin seçtiklerini anlayacaklardır.


Kral Arthur destanı, başka bir nedenle de aynı biçimde şaşırtıcı bir eserdir. Öykü, Batı kahramanlık geleneğinde büyük ne varsa hepsini Kral Arthur'a atfeder. Ataları, yanan Troya kentinden gelmişlerdir. Babası ve amcası Stonehenge'le bağlantılıdır. Yarı peygamber yarı büyücü Merlin, masalın ilk bölümü boyunca mucizeler yaratır. Arthur'un birçok ünlü şövalyesi öyküye kendi maceralarıyla can verirler.


Beowoulf gibi Arthur da bir devle savaşır. Roma İmparatorluğu'nun başına geçen Arthur, Büyük İskender gibi dünyanın büyük fatihlerinden birisidir. Son olarak, Arthur'un Fransız geleneğinden aktarılmış trajik aşk öyküsü olan Guinevere ve Lancefcf'da, kişisel istekler, kahramanların topluma karşı olan sorumluluğunun önüne geçer ve büyük bir krallığın yıkılmasına neden olur. Kral Arthur'da her türlü zevk için bir şey vardır, bugün de okuyucu ve yazarlara esin kaynağı olmayı sürdürmektedir.



Donna Rosenberg'in Dünya Mitolojisi adlı kitabından alıntılanmıştır.


Hezil Çayı Irak sınırı

 


Mardin

 


Avrupa'da Feodalizm ve Norman istilası

 Askeri hizmet ya da asalete dayanan toprak sahipliği üzerinde temellendirilmiş bir sistem olan feodalizm, Avrupa'da  yönetim  sistemi ve günlük yaşamın temelini teşkil ediyordu. 5.  ve  12. yüzyıllar arasında feodalizm Fransa'daki Frank krallıklarından çıkarak Batı Avrupa' nın genelinde yaygınlaştı.

Krallar bağlılıkları karşılığında " tımar" adı verilen toprakları güçlü lordlara ya da derebeylerine kiraladılar. Lordlar ya da toprak sahibi dini kurumlar kendi topraklarını tımarlara ayırdılar. Böylece daha az  soylu ve kiracı sadakat yemini etmek zorunda kaldı. En altta bağımlı köylüler sınıfı olan serfler bulunuyordu. Tamamen efendilerinin yönetimi altında yaşıyorlardı. Bu sistem nedeniyle lordların kendilerini savunmaları için gereken büyük kaleler ortaya çıktı. Şövalyeler ve şövalyelik olarak adlandırılan bir davranış kalıbı bu sistemin önemli bir unsurunu teşkil ediyordu.

1066    yılında    Kuzey    Fransa' da   yerleşik    durumda    bulunan Normanlar ingiltere'yi istila ettiler. Hastings Savaşı'nda ingiltere Kralı II. Harold'ı yenilgiye uğratarak Anglosaksonların yerine yönetime geçtiler. Liderleri Kral William (Büyük Fatih) etkin bir feodal sistem oluşturdu. Domesday Book' ta yazıldığı üzere ülkedeki bütün mülk arazileri gösteren bir liste hazırladı. Bu araziler asillere tımar olarak dağıtıldı. Normanlar; Galler, irlanda ve iskoçya'nın kimi bölgelerini     fethe    çıktılar.     Büyük     liderleri    Robert    Guiscard önderliğinde Araplar ve Bizanslılarla savaştılar. Sicilya ve Güney italya' yı fethettiler.

1400'lerden sonra Batı   Avrupa'da   feodal   sistem   parçalanmaya başladı. Bu durum özellikle veba nedeniyle nüfusun gerilemesi ve ticaretin gelişimi ile ilgiliydi.

Orta ve Doğu Avrupa'da ise borç esareti altındaki emek gücü olan feodalizmi destekleyen serflik geleneği 19. yüzyılın ortalarına kadar varlığını sürdürdü.


Alıntıdır.


Siyahkaya Barajı / Silopi / Şırnak